Haluk Şaban Gürbüz ile Perakendeciliğin Dünü ve Bugünü Üzerine Bir Röportaj

"Başarı, çalışan insanın şansa ihtiyacı olmadığına inanmaktır. 45 yıldır tek bir kuralım var: Müşterinin güvenini, günlük kazançtan daha çok önemse."

– Haluk Şaban Gürbüz

Türkiye'de bir iş insanı düşünün... 12 yaşında Erzincan'dan gelip, beyaz eşya servislerinde çırak olarak başladığı iş hayatında, 45 yılı geride bırakıyor. Babasının arkadaşından aldığı borçla açtığı o 20 metrekarelik dükkan, bugün Türkiye'nin en büyük AVM'lerinde 50 şubesi olan, 450 kişiye istihdam sağlayan Gürbüz Grup'a dönüşüyor. Başarı Hikayeleri olarak, bu ilham veren yolculuğun mimarı, perakende sektörünün duayen isimlerinden Haluk Şaban Gürbüz ile 'başarı'yı, 'liderliği' ve 'beyaz eşya perakendeciliğinin' sırlarını konuştuk.

Röportaj: Haluk Şaban Gürbüz ile 45 Yıllık Tecrübe Üzerine

Soru 1: 12 yaşında bir çırak olarak sektöre girdiniz. O günden bugüne, 45 yılda, Türk beyaz eşya perakendeciliğinde değişen en temel şey ne oldu?

Cevap: Değişmeyen tek şey değişimdir derler... Bizim sektörde de çok şey değişti. O zamanlar işimiz sadece 'ürün satmak' ve 'tamir etmek' üzerine kuruluydu. Mahalle esnaflığı vardı, güven esastı. Sonra teknoloji değişti, AVM'ler hayatımıza girdi, büyük zincirler ve internet rekabeti arttı. Ama değişmeyen bir şey var: Güven. O gün 20 metrekarelik dükkanda da sırrımız güvendi, bugün 50 şubede de sırrımız güven. Müşteri artık daha bilinçli, daha çok araştırıyor ama günün sonunda yine güvendiği yerden alıyor.

Soru 2: Gürbüz Grup, sektörün en güçlü oyuncularından biri. Bu istikrarlı başarının sırrı nedir? Sadece fiyat mı, lokasyon mu?

Cevap: Fiyat ve lokasyon önemlidir ama sizi lider yapmaz, sadece yarışta tutar. Bizi farklı kılan, bizi 40 yılı aşkın süredir ayakta tutan tek bir şey var: Koşulsuz müşteri memnuniyeti. Bu, bizim için bir slogan değil, bir kurum kültürü. Biz müşteriyi beyaz eşya ve ankastre mağazaları ağımızı ziyaret ettiğinde bir 'misafir' olarak görürüz. Müşteri, o ürünü Gürbüz Grup'tan aldığında, sadece bir makine değil, aynı zamanda satış sonrası kusursuz bir hizmeti ve güvenceyi de satın aldığını bilir. En büyük reklam bütçemiz, memnun müşterilerimizin tavsiyeleridir.

Soru 3: "Aile olmanın şirket olmaktan daha değerli olduğuna" inanıyorsunuz. 450 kişilik bir ekibi ve 50 şubelik dev bir ağı bu 'aile' felsefesiyle yönetmek zor değil mi?

Cevap: Asıl bu felsefe olmadan yönetmek zordur. Şirketler rakamlarla, aileler değerlerle yönetilir. Bizim 450 çalışanımız, bizim ailemizdir. Eğer ekibiniz mutlu değilse, o mutsuzluğu müşteriye yansıtır. Ben hala her şubemle özenle ilgilenirim, ekibimi tanırım. Biz bu sektörde 600'den fazla usta yetiştirdik, sektöre kazandırdık. Bu 'aile' kültürü, markayı koruyan en güçlü kalkandır. Ekip, markayı sahiplenir çünkü kendini o ailenin bir parçası hisseder.

Soru 4: Sektörünüz şu an e-ticaret devleri ve dijitalleşme ile büyük bir dönüşüm yaşıyor. Fiziksel mağaza zincirleri (Gürbüz Grup gibi) bu rekabette nasıl ayakta kalacak?

Cevap: Dijitalleşme bir tehdit değil, bir fırsat. Biz de dijital dünyaya adapte oluyoruz, online satışlarımız güçleniyor. Ancak bizim sektörümüzün bir farkı var: İnsanlar beyaz eşya, televizyon, ankastre gibi büyük ve uzun ömürlü yatırımları 'dokunarak' almak ister. İnternetten fiyatına bakar, özelliğini okur ama ürünü görmek, bir uzmandan bilgi almak ve en önemlisi, 'satış sonrası hizmet' güvencesini hissetmek için yine mağazaya gelir. Bizim gücümüz, bu 'fiziksel deneyim' ve 'insani dokunuş'tur. E-ticaretin sunamadığı o güveni, biz 50 şubemizle İstanbul beyaz eşya mağazaları arasında lider olarak sunuyoruz.

Soru 5: Müşteri deneyimini artırmak için neler yapmak gerekiyor?

Cevap: Müşteri deneyimi, kapıdan girdiği an başlar ve ürünün ömrü bitene kadar devam eder. Biz Gürbüz Grup olarak buna "bütünsel hizmet" diyoruz. Müşteriye sadece ürünü satmıyoruz; ona danışmanlık yapıyoruz, ihtiyacına en uygun ürünü buluyoruz, en profesyonel ekiple montajını yapıyoruz ve en önemlisi, satış sonrasında da beyaz eşya servisi hizmetimizle yanında oluyoruz. Deneyim budur; müşteriyi yarı yolda bırakmamaktır.

Soru 6: Girişimcilik ve liderlik aynı şeyler mi?

Cevap: Girişimcilik cesarettir; o 20 metrekarelik dükkanı açma kararıdır. Liderlik ise sürdürülebilirliktir; o dükkanı 50 şubeye taşırken, ekibinizi ve değerlerinizi koruyabilmektir. Girişimcilik bir kıvılcımdır, liderlik ise o ateşi 45 yıl boyunca harlı tutabilmektir.

Soru 7: Beyaz eşya satışında vizyonunuz ve gelişim adımlarınız neler?

Cevap: Vizyonumuz, teknolojiyi ve insanı birleştirmek. Sadece "kutu satan" bir yer olmak istemiyoruz. Mağazalarımızı "deneyim merkezi" haline getiriyoruz. Müşteri geldiğinde, akıllı ev teknolojilerini, enerji tasarruflu ürünleri, modern ankastre setlerini bizzat deneyimlemeli. Gelişim adımımız, dijitaldeki hızımızı artırırken, mağazadaki "insani uzmanlık" farkımızı korumaktır.

Soru 8: Gürbüz Grup’ta hangi ürünlerin satışı yapılıyor?

Cevap: Biz "ev konforu" ile ilgili her şeyin çözüm ortağıyız. Başta beyaz eşya mağazası olarak (buzdolabı, çamaşır makinesi vb.), Ankastre Ürünler (fırın, ocak, davlumbaz), Elektronik (TV, ses sistemleri), Isıtma-Soğutma (Klima, Kombi) ve Küçük Ev Aletleri'ne kadar bir evin tüm teknolojik ihtiyaçlarını karşılıyoruz.

Soru 9: Gürbüz Grup’ta hangi markalar var?

Cevap: Bizim felsefemiz "kalite" üzerine kurulu. Bu nedenle sadece sektörünün liderlerine ve güvendiğimiz markalara yer veriyoruz. Bosch, Siemens, Profilo, Arçelik, Beko, Grundig, LG, Samsung, Vestel, Regal, Sony, Philips, Uğur, Daikin ve daha birçok dünya devi ile çalışıyoruz. Müşterimize geniş bir yelpazede, en iyi seçenekleri sunuyoruz.

Soru 10: Gürbüz Grup satış sonrası servis hizmetleri de veriyor mu?

Cevap: Bu, bizim başarımızın temel direğidir. Evet, biz sadece "satan" değil, aynı zamanda "destek olan" bir kurumuz. Gürbüz Grup Servis Hizmetleri olarak, sattığımız tüm markaların (ve hatta satmadıklarımızın) bakım ve onarımını yapan, İstanbul'un en güçlü teknik servis ağlarından birine sahibiz. Müşterimiz bilir ki, Gürbüz Grup'tan alınan ürün asla "sahipsiz" kalmaz.

Soru 11: Son olarak, genç bir girişimciye vereceğiniz en önemli tavsiye ne olurdu?

Cevap: Benim mottom hep aynıdır: 'Çalışan insanın şansa ihtiyacı yoktur.' Çok çalışsınlar. Dürüst olsunlar. Ve asla unutmasınlar; müşterinin güvenini kazanmak yıllar sürer, kaybetmek bir saniye. O güveni, günlük küçük kazançlara asla değişmesinler. İtibar, bir girişimcinin en büyük sermayesidir.

45 yılını sektöre adamış, çıraklıktan liderliğe yürümüş ve 'aile' olmanın değerini her şeyin üzerinde tutan bir duayenden, zamanın ötesinde dersler aldık. İlham veren bu değerli sohbeti için İş İnsanı Haluk Şaban Gürbüz'e teşekkür ediyoruz.

Haluk Şaban Gürbüz İletişim 

Telefon: +90 (212) 351 31 63

Web Site: https://haluksabangurbuz.com/